Trump ilk seçim zaferini kazandı
10 Şubat 2016 10:39
Sekiz aydır anketlerde önde gözüken popülist aday Donald Trump fenomeni ilk kez ete kemiğe büründü ve skandal yaratan çıkışlarına rağmen Trump Cumhuriyetçi Parti’deki yarışı yüzde 18 gibi ezici bir farkla kazandı.
Hürriyet'ten Tolga Tanış'ın haberine göre, Demokratlarda da Hillary Clinton’a karşı başta hiçbir iddiası olmadığı düşünülen Bernie Sanders, Clinton’ı yüzde 20’lik bir farkla yendi. Bundan önceki ilk önseçim durağı Iowa’da bozguna uğrayan Amerikan merkez siyaseti, bir yandan Trump bir yandan Sanders'tan yediği darbeyle, New Hampshire’da da düşüşünü sürdürdü.
“SİZE anlaması zor geliyor olabilir. Bu eyalet hem Bernie Sanders gibi bir sosyalisti hem de Donald Trump gibi bir milyoneri destekledi. Niye mi? Cevabı çok basit. Öfkeden.” Bu sözler, 1.3 milyonluk New Hampshire eyaletinin en büyük kenti Manchester’ın tarihi lokantası Red Arrow’un garsonuna ait. Trump’a oy verdiğini söyleyen ve Trump’ın yasadışı göçmenlere karşı Meksika sınırına duvar örme projesini, yabancı Müslümanlara geçici olarak ülkeye giriş yasağı getirme fikrini destekleyen beyaz gencin yaşananlara getirdiği açıklama.
EN ÖNEMLİ KRİTER DEĞİŞİMDİ
Halkın sisteme yönelik öfkesi, bürokrasiyi tıkayan Washington’daki politikacılara karşı kızgınlığı, dün gece New Hampshire’da yaşananların en önemli sebebiydi. Nitekim sandık başı anketlerine göre de yüzde 50’ye yakını kendini partisi tarafından ihanete uğramış hisseden Cumhuriyetçi seçmen için oy verirken en önemli kriter, değişimi getirecek bir lideri desteklemekti.
Politikacı geçmişi olmayan, sadece Cumhuriyetçi Parti yönetimiyle değil, Cumhuriyetçi Parti’nin geleneksel destekçisi Fox gibi merkez medyayla da kavga eden, kampanyasına bağış kabul etmeyen ve masrafları cebinden karşılayan milyoner Donald Trump’ın New Hampshire’da yüzde 34 gibi bir orana ulaşıp ikinci gelen adaya yüzde yaklaşık yüzde 20 fark atmasının sebebi buydu. Aynı şekilde 2008’den beri Amerikan başkanı olmak isteyen, ülkenin en büyük politik müessesesi Hillary Clinton ve kocası eski Başkan Bill Clinton’a karşı yaklaşık yüzde 60’lık bir desteğe ulaşıp 20 puan fark atan Bernie Sanders bu sayede kazandı.
MARJİNAL ADAYLAR DEVRİMCİ MESAJLAR
Ancak Amerikan merkez siyasetinin uğradığı bozguna işaret eden bu tablo, özellikle Sanders’ın kampanyasına bakınca bir sonuç daha ortaya çıkardı. Amerikan seçmeni, her iki partide de öfkeyle marjinal adaylara yönelirken, ortaya konulan aşırı uç mesajları da kabullendi. Öyle ki, Sanders gibi “Devrim yapacağız” sloganıyla gelen bir adayın gelir adaletsizliğini gidermeye yönelik vaatlerine yeşil ışık yaktı. Trump gibi Müslümanlara karşı ayrımcılık yapan, ırkçı, cinsiyetçi çıkışlarda bulunan bir popülistin fikirlerini sahiplendi. Ve kendi partisinin önüne çıkardığı “ağır başlı”, “kurallara uyan”, sistemi zorlamayacak isimleri tek kalemde sildi.
TRUMP FENOMENİ GERÇEK OLDU
Cumhuriyetçi Parti’deki yarışta New Hampsire’ın en önemli sonucu geçen haziran adaylığını açıkladığından beri sekiz aydır anketlerde hep önde gözüken Donald Trump fenonemi ilk kez resmiyet kazandı. Ve Iowa’daki ilk önseçimi, kendisi gibi aykırı bir adaylık kampanyası yürüten, Çay Partisi’ne yakın Ted Cruz’a kaybettikten sonra muhtemelen nasıl durdurulacağı halen bilinmeyen çıkışına New Hampshire’dan başladı.
GENÇ KADINLAR HILLARY’Yİ BIRAKTI
Yarışın Demokrat Parti’deki en önemli sonucu ise üç yıldır bu kampanya için hazırlanan Hillary Clinton’ın halen seçmende heyecan yaratacak bir mesaj bulamadığı artık tescil oldu. İlk kadın başkan olmak isterken 40 yaş altı kadınları bile Sanders’a kaybeden, gençlerin desteğini bir türlü kazanamayan Hillary’nin New Hampshire’da yediği fark Hillary’nin arkasında birleşen Demokrat Parti yönetimi için panik sebebiydi.
YAŞANAN ACILARI HİSSET
Clinton da bu handikapını artık kavramış olacak, yaşadığı hezimetten sonra çıktığı kürsüde, “New Hampshire’ı halen seviyorum ve her zaman seveceğim. Her oy ve her eyalet için savaşacağız” diyerek yarışın bundan sonrasına odaklanırken, Sanders’ın kendisine yüklendiği kampanya finansmanı konusuna değindi. Wall Street zenginlerinin adayı oldupu görüntüsünü reddetti. Gloria Steinem gibi feminist hareketin en büyük isimlerinin verdikleri desteğe rağmen halen ikna edemediği kadınları yanına çekmek için de kadınlara eşit ücret önerdi. Sanders’ın zafer konuşması ise şimdiye kadar kazanmasını sağlayan mesajların tekrarıydı. Yine Wall Street zenginlerinin sistemi nasıl suiistimal ettiklerine değindi. “Hükümet halka aittir sadece zenginlere değil” dedi. Başarısını yine “politik düzen”, “ekonomik düzen” ve “medya düzenine” bir darbe olarak nitelendirdi. Ve yine bu sırada salondakiler, Bernie kampanyasının gayrıresmi sloganı haline gelen “Feel the Bern” (kelime oyunuyla “yaşanan acıları hisset” anlamında) diye bağırmaya başladı.
DİNAMİZM REKOR KATILIM GETİRDİ
New Hampshire’da halk, kötü hava koşullarına rağmen seçimlere rekor katılım gösterdi. Bir milyon kaytılı seçmenin olduğu eyalette yaklaşık 600 bin kişi oy kullandı. Yüksek katılımın en önemli sebebinin ise Cumhuriyetçi Parti’de Donald Trump, Demokrat Parti’de ise Bernie Sanders’ın yarışa getirdiği heyecan olduğu yorumu yapıldı.
MÜNAZARANIN ETKİSİ
New Hampshire seçiminin başka bir önemli sonucu da, önseçimler sırasında adayların katıldıkları TV münazaralarının seçmen için ne kadar belirleyici olduğu ortaya çıktı. Donald Trump’a karşı merkez bir aday belirlemeye çalışan Cumhuriyetçi Parti, Iowa’da beklenmedik bir çıkış yapan Florida Senatörü Marco Rubio’nun aranan aday olabileceğini düşünmüştü. Ancak New Hampshire’daki önseçimden üç gün önce cumartesi akşamı yapılan son münazarada Rubio’nun New Jersey Senatörü Chris Christie ile girdiği polemikte sergilediği kötü performans, Rubio’yu bir anda dibe itti.
1971 doğumlu Rubio, kendisinin başkanlık için deneyimi olmadığını, sadece altı yıllık senatörlük geçmişinin bu işe yeterli gelmeyeceğini savunan Christie’ye beş dakika içinde dört kere Başkan Obama’yı eleştiren aynı cümleyle yanıt verince, Christie’nin kendisini “ezbere konuşan tipik bir Washington siyasetçisine” benzetmesi üzerine münazaranın en büyük kaybedeni ilan edilmişti. Bu durum, Cumhuriyetçi Parti’nin kararsız seçmeni üzerinde etkili olunca, Rubio aşağıya düştü. Rubio gibi merkez siyaset kontenjanına oynayan Ohio Valisi John Kasich onun yerini aldı. Ve Kasich, yüzde 16’ya ulaşarak ikincilik yarışında eski Florida Senatörü Jeb Bush’un önüne geçti.
TRUMP İÇİN KOLAY BERNIE İÇİN ZOR
Şimdi New Hampshire’dan sonra sıradaki önseçimlerin adaylar için nasıl geçeceği konusunda ise gecenin iki kazananı için farklı bir durum ortaya çıkıyor. Cumhuriyetçilerde Trump bu sonuçla çıkışına başlamış durumda. Tek yapması gereken bir yerde kazanmasıydı. New Hampshire’da oldu. Diğer adaylar için Trump’ı durdurmak artık oldukça zor olacak. Sanders için ise asıl zor dönem şimdi başlıyor. Beyaz nüfus ağırlıklı Iowa ve New Hampshire’daki başarısının ardından siyahlar ve Latin göçmenler arasında çok güçlü bir desteğe sahip Hillary Clinton’la 20 Şubat’ta bu kesimlerin geniş yer aldığı South Carolina’da çok zor bir yarışa çıkacak. Ve bu durumda 11 gün sonra herkes şu sorunun cevabını öğrenecek: Hillary Clinton New Hampshire’da Sanders’la arasındaki farkı kapatamadı. Acaba Sanders bu rüzgârla Hillary’nin yaklaşık 30 puan önde gözüktüğü South Carolina’daki farkı kapatabilecek mi?
abd, Donald Trump, hillary clinton, new hampshire, başkanlık seçimleri