Metin Hara insanlığın kaderini değiştirmenin formülünü açıkladı

25 Nisan 2019 11:49

Metin Hara, günümüzde insanların birçok şeyden şikâyet ettiğine işaret ederek, “Şikâyet ettiğimiz şeyin ne kadar parçasıyız?” diye sordu. Hara, son yıllarda oldukça popüler olan motivasyon çalışmalarını ise ‘dünyanın en büyük yalanı’ olarak tanımladı.

Ufuk Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Op.Dr. Orhan Girgin, akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda öğrencinin katıldığı etkinlikte konuşan Metin Hara, Ufuk Üniversitesi’nin kurucu Vakfı olan Türkiye Trafik Kazaları Yardım Vakfı’nın kuruluş amacına dikkati çekti ve tıp öğrencilerine yönelik şunları kaydetti: “Her biriniz insanlara yardım etme niyetiyle bu okula geldiniz. İnsan hayatına dokunma ve bir insanın hayatını sonsuza kadar değiştirme şansınız var.”
 
“Son yıllarda tıp alanın hızlı gelişimine ayak uydurmak için acaba neleri unuttuk?” diye soran Hara, hastaların hekimlerce tedavi sürecinde psikolojik olarak desteklenmesinin önemine dikkati çekerek, hekimin yaklaşımının hasta üzerindeki olumlu veya olumsuz etkileri noktasında değerlendirmelerde bulundu.
 
“İnsanlığın kaderini belirleyecek tek bir karar var”
 
İnsanlığın kaderini belirleyecek tek bir karar olduğunu belirten Hara, “Acı çektiğimizde içgüdüsel davrandığımızda bir başkasına acı çektiriyoruz. İnsanoğlunun en büyük kanseri, birinin açtığı yaranın başka birinin üzerinde kanıyor olmasıdır. Sadece bir avuç insan acı çektiği anda acı verme dürtüsüne bir parça set çekerek, derinlerde bir eylem planı yapsa, acı çektiği için başka insanlara yardım etse… İşte o zaman, insanlığın kaderi değişecektir” diye konuştu.
 
“Şikâyet ettiğimiz şeyin ne kadar parçasıyız?”
 
Günümüzde insanların birçok şeyden şikâyet ettiğine işaret eden Hara, “Şikâyet ettiğimiz şeyin ne kadar parçasıyız” diyerek, motivasyon çalışmalarını dünyanın en büyük yalanı olarak tanımladı.
Hara şunları kaydetti: “Her birimizin bir nedeni var. Bu neden, en büyük acımızın içinde saklı. Her duygunun hizmet ettiği bir alan var. Negatif duygularında hayatımızı dönüştürecek bir etkiye sahip olduğunu görmemiz gerekiyor. Kişilerin egoları ile sıkıntılar yaşadığınızda, mesleğiniz anlamsızlaştığında… İnsanın olduğu her yerde yozlaşma var. Hiçbirimiz steril hayatlar yaşamıyoruz. Acaba içerideki insana yeterince emek harcıyor musunuz? Her birimiz acının içerisinden filizlenen ve anlamlandırmaya çalıştığımız bir hayatın içindeyiz.”