En çok bonzai yakalanan ülke Türkiye

09 Mayıs 2017 12:18

Bağımlılık danışmanı ve bilişim suçları uzmanı İsa Altun, gençliği tehdit eden zehir bonzaiyi son kitabında anlattı: “Çin’den geliyor, 1 litre sıvıdan 200 bin paket üretiyorlar..

ilişim suçları uzmanı emekli polis İsa Altun ‘Tehlike Bir Sokak Ötede’ adlı son kitabında özellikle uyuşturucu tacirlerinin kirli oyunlarına ve uyuşturucu bağımlılarının yaşadıklarına yer verdi.

İskenderiye Yayınları’ndan çıkan kitapta Altun, uyuşturucu kullanmış kişilerin hayat hikâyelerinden, uyuşturucu satıcılarının başvurdukları taktiklere kadar birçok konuya değiniyor. Altun, çalışmasında son dönem kullanımı çığ gibi artan bonzaiye de özel bir bölüm ayrımış.
Çin’den geliyor
Bonzainin Çin’den Avrupa, Balkanlar ve Kuzey Kıbrıs üzerinden Türkiye’ye getirildiğine dikkat çeken Altun’un kitapta yer verdiği bilgiler şöyle: “Bonzai aktarlarda satılan bir otla karıştırılıyor ve bir litre sıvıdan 200 bin paket üretilebiliyor. İstatistiklere göre dünya genelinde en çok bonzai yakalanan ülke Türkiye. En yaygın uyuşturucu olarak bilinen esrar kullanımı 1990-2010 arasında yüzde 100 artmış, ancak aynı dönemde sentetik türevi maddelerde yüzde 300 artış olmuştu. Uyuşturucu ve Uyuşturucu Bağımlılığını İzleme Merkezi’nin yayımladığı Avrupa uyuşturucu raporunda dünya genelinde 350’nin üzerinde bağımlılık yapan madde var. Bunların çoğunluğu da sentetik. Geçen yıl 83 yeni sentetik türevli madde piyasaya sürüldü.”
Son parayla alıyorlar
Kitapta, ayrıca bonzai bağımlılığının özellikle gençler arasında yayıldığına dikkat çekilerek kullanıcıların anlatımlarına yer veriliyor: “Kullanımın pek çok yolu var. Sigaraya sarıp içiyorlar, kova şekli var. Pet şişede içiyorlar. İçtikten 15 dakika sana her şeyi yaptırabilirler. Adam geliyor cebinde 5 lirası var, o parayla da uyuşturucu alıyor.”
Floresan kırığı koyuyorlar
Altun, uyuşturuu tacirlerinin kullandığı bir yöntemi şu şekilde anlatıyor: “Her 10 insanımızdan 4’ü 18 yaşının altında. Hedef kitle olarak çocukları ve gençleri gözüne kestiren suç odakları şeytanın bile aklına gelmeyen yöntemleri uygulamakta sakınca görmüyor.
Örneğin kokain maddesini kullanan bağımlılar arasında bir inanış vardır. Kokain burundan çekildiği vakit eğer burnu kanatırsa, ‘İyi bir maldır’ inanışı hakimdir. Bunu bilen torbacılar, burnu kanatmak için floresan ampullerini kırıyorlar ve toz haline getirinceye kadar öğütüyorlar ve kokaine katarak kullanıcılara satıyorlar. Bağımlı ikna oluyor.
Eroin satıcıları da zehrin etkisini arttırmak için fare zehrinden tutun da kirece kadar birçok maddeyi karıştırmaktan geri kalmıyor. Bir bağımlının ihtiyacı günlün en az 3 gram olduğuna göre dönen parasal vurgunun da haddi hesabı yok.” (M