• USD  34,28
  • EURO  37,18
  • BORSA  8.828,79
  • ALTIN  3.005,56
SON DAKİKA

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kadınlara yapılan şiddetin her türlüsünü şiddetle kınıyorum!

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Kadınlara yapılan şiddetin her türlüsünü şiddetle kınıyorum!

15 Aralık 2019 23:41

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATV ve A Haber ortak canlı yayınına katılarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddete ilişkin de açıklama yapan Erdoğan, buna tahammül edemediğini söyledi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ATV ve A Haber ortak canlı yayınına katılarak gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu

Tahammül edemiyorum

Kadın katillerinin yargı eliyle “indirim aldığı”, kadın cinayetlerine karşı eylem yapan kadınların gözaltına alındığı bir dönemde kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddete ilişkin de açıklama yapan Erdoğan, buna tahammül edemediğini söyledi. Erdoğan, “Adli kontrolle serbest bırakılıyor. Böyle bir şeye tahammül edemiyorum. Bunun bedelini ödemesi lazım. Bu feryadın dinmesi için ne gerekiyorsa, ben Cumhurbaşkanı olarak elimden geleni sonuna kadar yapacağım. Kadınlara yapılan şiddetin her türlüsünü, şiddetle kınıyorum” dedi.

Bunların bu ülkede bir dikili ağaçları yok

İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun “cinayet” dediği, meslek odalarının İstanbul’un geleceğini tehlikeye attığını belirttiği Kanal İstanbul projesinin çok farklı bir proje olduğunu öne süren Erdoğan, “Yapımı en az 6-7 yılı bulur” dedi.
Erdoğan, şu anda hazırlıklar son safhada, hemen ihaleyi yapıp adımı atacağız. Çevreci bir kanal olsun, çevreci bir kanal olmanın ötesinde de burası bizim kontrolümüz altında olan bir kanal olsun.  Yap-işlet-devret ile müşteri bulduk bulduk, aksi takdirde biz burayı milli bütçemizle yapacağız. Şu anda bu tabii birilerini ciddi manada rahatsız ediyor. Çünkü bunların zaten bu ülkede bir dikili ağaçları bile yok.”

Libya açıklaması

Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Başkanlık Konseyi Başkanı Fayez Al Sarraj ile gerçekleştirdiği görüşmeyi de aktaran Erdoğan, şunları kaydetti:
“Savunma Bakanımız ile üçlü olarak görüşme gerçekleştirdik. Her ikisi de Doha’dan gelmişlerdi. Libya’daki mevcut gelişmeler nedir, ne değildir diye görüştük. Sarraj oranın meşru başbakanı. Hafter sadece illegal bir kişi. Uluslararası bu noktada mutabakat karşılığı olan kişi Sarraj’dır. Şimdi güvenlik ve işbirliği anlaşması Meclis’imize sunuldu. Bu anlaşmalarla Akdeniz’de hem Libya’nın hem Türkiye’nin hakkı korunmuş olacak. Bunu son NATO zirvesinde Miçotakis ve heyetiyle yaptığımız görüşmede kendilerine söyledik. Onlar hala belli beklentiler içerisinde. Dayatılmaya çalışılan planlar var burada. Daha da ileri gideceğim, burada Sevr’in tersyüz edilmesi var. Libya’ya asker gönderimi konusunda ise böyle bir davet ve talep gelecek olursa nasıl bir inisiyatif üstleneceğimize dair ülkemiz bunun kararını verecektir. Uluslararası hukuk çerçevesinde gerekli adımları atarız.”

Libya anlaşması elimizi güçlendirir

Doğu Akdeniz’de kısa sürede sismik araştırma ve sondaj çalışması başlatılacağını belirten Erdoğan, “Doğu Akdeniz havzası hidrokarbon rezervlerine sahip. Son zamanlarda bazı şirketlerin keşif haberlerini duyuyoruz. Olur ki belki yanımıza uluslararası camiada güçlü olan şirketleri yanımıza alma durumu olabilir. Kısa zamanda sismik araştırma ve sondaj çalışması başlatılacak. Doğalgaz ticaretinin ihraç güzergahı ve satış anlaşmaları yapıldıktan sonra üretim safhasına geçebilen projeler olduğu unutulmamalıdır. İşin dayandığı tabanı sıkı tutmakta fayda var. Son yaptığımız Libya anlaşması bu konuda hukuken elimizi güçlendirmiştir” diye konuştu.

Çıkıp karar almışlar, alsalar ne yazar

ABD Senatosu’nun 1915 Ermeni olaylarını “soykırım” olarak tanıyan karar tasarısını kabul etmesine ilişkin açıklama yapan Erdoğan, “ABD iç siyasetindeki kamplaşmanın aleyhimize sonuçlar doğurduğunu, bazı çevrelerin Trump’u sıkıştırmak amacıyla bazı konuları istismar ettiklerinin farkındayız. Benim Trump’la olan hukukum bazı şeyleri değiştirmiyor. Bu eylemler müttefiklik ilişkilerimizin ruhuyla bağdaşmadığı gibi Suriye konusunda varılan mutabakata da aykırıdır. Sayın Trump’a aktardığım gibi Türkiye-ABD ilişkilerinin ABD’nin kendi iç siyaseti için harcanamayacak ölçüde değerli olduğunu söyledim. ABD Kongresi’nin ilişkilerimizin özüyle ilgili olmayan şeyleri yapmaya son vermeye davet ediyoruz. İlişkilerimize daha fazla zarar verecek zararların önlenmesi için gerekli önlemlerin alınmasıdır” dedi.
“Sözde Ermeni soykırımı konusunda bunları oradaki yetkililere anlattığım zaman bazılarına bakıyorum, konulara hakim değiller” ifadelerini kullanan Erdoğan, “Biz şu anda silahlı kuvvetlerimizin elinde olan 1 milyonun üzerindeki belgeyi açıyoruz. Gelsin tarihçiler, hukukçular incelesin. Bütün herkes açsın arşivi. Tarihçilerden oluşan heyetler ve hukukçular, arkeologlar tarafından incelensin. Ondan sonra gerekirse siyasetçiler devreye girelim. Bu karar siyasetçilerin değil her şeyden önce tarihçilerin yapacağı inceleme araştırma, hukukçuların, arkeologların yapacağı inceleme ve araştırmalar neticesinde siyasiler bunun kararını versinler. Burada hiçbir belge ortaya koyamayanların söyleyecek sözü yoktur. Çıkıp karar almışlar, alsanız ne yazar. Aldığınız kararların kıymeti harbiyesi yok. Bu kararlar siyasidir. Hukuka uygun hiçbir yanı yok. Onlar da diyorlar ki bu alınan kararın kıymeti harbiyesi yok” değerlendirmesinde bulundu..

Taarruzda olacağız

Batının ırkçılık ve sömürgecilik tarihi olduğunu ve bunu ortaya çıkaracaklarını söyleyen Erdoğan, “Bizim de bazı kararlar almamız gerekebilir. Çok açık net rahatlıkla söyleyeyim, Amerika’da Kızılderililerle ilgili söylememek, konuşmamak mümkün mü? Bu Amerika’nın yüz karasıdır. Ruanda’da Fransızların yaptığı katliamları, Cezayir’de yaptıkları katliamları bir kenara koymak mümkün mü? Senagal’de köle ticareti yaptı bunlar. Biz de bütün bunların hepsini dünya kamuoyuna açıklayacağız. Bunların elimizde belgeleri var, arşivlerde belgeleri var. Bunlarla beraber savunmada değil, taarruzda olacağız” dedi.

Gerekirse İncirlik'i kapatırız

ABD’nin yaptırım tasarıları sonrası Kürecik ve İncirlik Üslerinin kapatılmasına ilişkin soru üzerine Erdoğan, “Böyle bir kararı vermemiz gerektiği anda bu kararı alma yetkisi bize aittir. Yeri geldiğinde otururuz kapatılması gerekiyorsa İnciklik’i de kapatırız, Kürecik’i de kapatırız. Biz de bunlara mütekabiliyet çerçevesinde gerekli kararı veririz. Türkiye bir kabile devleti değildir. 780 bin kilometre karelik ve 2 bin yılı aşkın tarihe sahip olan bu tür yaklaşımları reva görmek karşılıksız kalacak şey değildir. Ne gerekiyorsa mütekabiliyet esasına uygun olarak gerekli adımları atarız. Kaldı ki biz stratejik ortak değil miyiz? NATO’da beraber değil miyiz? Nasıl böyle bir şey olabilir stratejik ortaklıkta. Bunlar böyle devam ederse bizim de tabii vereceğimiz karşılık var” yanıtını verdi. 


recep tayyip erdoğan, akp, abd, libya, kanal istanbul, ekrem imamoğlu
ÖNCEKİ Şarkıcı Tuğba Ekinci'den Erdoğan paylaşımı: Daha çok gençsiniz! SONRAKİ HDP'li eski Kızıltepe Belediye Başkanı Nilüfer Elik Yılmaz tutuklandı