CHP'li vekiller de 'Barış Bloku'nda

07 Ağustos 2015 17:24

Türkiye içinde ve çevresinde yaşanan çatışmalara tepki için bir araya gelen kesimlerin oluşturduğu 'Barış Bloku', içinde pek çok farklı görüşten kişi ve kurumları barındırıyor. CHP'li vekiller ve HDP de bunların arasında.

Türkiye’deki çatışmaların durmasını ve sınır ötesine yönelik olası bir harekâtın engellenmesini talep eden STK, meslek örgütleri ve siyasi partiler bir araya gelerek ‘Barış Bloku’nu oluşturdu. Blokta Kürt sorununa yönelik farklı bakış açılarına sahip olan HDP ve CHP’den de milletvekilleri yer alıyor. HDP parti olarak blokun bileşenlerinden. CHP’li vekiller ise partilerini temsil etmiyor, bireysel olarak imza attılar. Parti yönetiminden vekillerinin blokta yer almasına bir itiraz gelmedi.
Blok girişiminin amacı "Temel hedefimiz ülkeyi bir savaşa sürüklemeye çalışan kışkırtıcıların karşısına dikilmek, ülkenin içinde ve Ortadoğu 'da barışı savunmaktır” diye açıklandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, blokun amacının anlatıldığı toplantıda Suriye’ye olası bir müdahalenin savaşın Türkiye’nin içine taşınması anlamına geleceğini söyledi ve “Bu savaşın ateşi sizi ve herkesi yakar. Bu düşüncelerinizden vazgeçin" dedi.
HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ise "DAEŞ ile mücadele adı altında halka karşı adeta savaş başlatıldı. Son bir haftada çoğunluğu HDP'li 600 kişi gözaltına alındı. Partimiz hedef gösteriliyor" diyerek açıklamasında son on günde yapılan operasyonlara odaklandı.
“CHP’li vekiller kendi adına imza attı”
Aralarında Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu ve İstanbul Milletvekili Oğuz Kaan Salıcı’nın da bulunduğu 18 CHP’li vekil blokta bireysel olarak bulunuyor. Al Jazeera’ye konuşan Oğuz Kaan Salıcı, “CHP’nin kurumsal kimliğiyle grubun içinde yer almadığını” söyledi:
“Blokta milletvekillerimiz var, hepsi kendi adına imza attı. CHP kurumsal kimliği olarak içinde yer alıyor değil. 18 milletvekili barış blokunun çıkış metnini görüp imza attılar. Partiyi temsilen değil, kendimizi temsilen bulunuyoruz.”
Blokta kimin bulunup bulunmadığının değil, neyi talep ettiğinin önemli olduğunun altını çizen Salıcı, insanların hayatını kaybettiği bu sürecin durması gerektiği görüşünde:
“Barış, insanların birbirlerini öldürmemesi gibi dar bir kapsama sıkıştırılamaz. Toplumdaki ve toplumlar arası iyi ilişkilerin bir yansımasıdır barış. Üç yıl önce olduğu gibi, on yıl sonra olacağı gibi bugün de barışa ihtiyaç vardır. Bu barışı isteyen herkes bir araya geldi.”
“CHP’nin Kürt sorununa nasıl baktığı belli”
HDP’nin de yer aldığı blokta PKK tartışmasına girilmediğini belirten Salıcı, blokun içeriğinin sınırlı olduğunu ve belirtilen somut barış talebinin ötesinde hiçbir şeyin konuşulup tartışılmadığını söyledi. Amacın toplumsal duyarlılığı arttırmak olduğunu tekrarladı ve Türkiye’nin Kürt sorunu, Suriye ve Irak’la ilişkiler dâhil tüm sorunlarını çatışmadan, başkalarına zarar vermeden, siyasetle yürütülmesi gerektiğini belirtti:
“Benim partimin, CHP’nin Kürt sorununa nasıl baktığı belli. Bu görüşlerimi koruyorum. Başka kurumlar da kendi görüşlerini koruyarak oradalar. Bunları müzakere noktasına getirmiş değiliz, ortaklaşma yaratma durumunda da değiliz. Orada normal şartlarda birbiriyle hiç anlaşamayacak kesimler var, her örgüt kendi kimliğini koruyarak orada. İsteğimiz somut; barış istiyoruz.”
Kaynak: Al Jazeera