Siyanür tehlikesi böyle ortaya çıktı
13 Kasım 2019 17:00
Türkiye, İstanbul'daki siyanür zehirlenmesi sonucu ölen dört kardeşin şokunu yaşarken, benzer bir haber Antalya'dan geldi. Bir baba ekonomik çıkmaz nedeniyle dört kişilik ailesini siyanürle ölüme götürdü.
Yaklaşık iki aydır siyanür gerçeğini konuşuyoruz. Kaz Dağları’nda siyanürle altın aranmasına şiddetle karşı çıkan uzmanların ne denli haklı olduğu, Türkiye’nin gündemine bomba gibi düşen bir olayla bir kez daha tescillenmiş oldu.
İstanbul’un Fatih ilçesinde siyanür içerek yaşamlarına son veren Yetişkin Kardeşler’in cenaze töreninde AFAD ekipleri geniş güvenlik önlemleri aldı.
Özel kıyafetli uzmanlar, cenazelere kimsenin dokunmasına izin vermedi. Defin işlemleri sırasında da mezar için kazılan alan karantina altına alındı.
Tüm bu önlemler akıllara Kaz Dağları’nda siyanür kullanılarak yapılan altın aramalarını getirdi.
Uzmanların dikkat çektiği “siyanür canavarı” ile ilk kez yüzleşen vatandaşların yanıtını en çok merak ettiği soru ise şu:
“Bu denli tehlikeli bir kimyasal toprağa karışırsa ne olacak?”
HALKA SATILMASI MÜMKÜN DEĞİL
Konuyla ilgili Sözcü’ye değerlendirmelerde bulunan Kimyager Fatih Küçükuysal (Tüketici Sorunları Derneği üyesi), kendilerine en çok sorulan sorunun ‘Siyanüre ulaşmanın bu kadar kolay olup olmadığı” yönünde olduğu aktardı.
Bu soruya açıklık getiren Küçükuysal, “Siyanür halka direkt satılmıyor, fabrikalara ya da üniversitelere satılıyor. Onların da pek çok şartları bulunuyor. Bizim de asıl sorguladığımız mesele sıradan vatandaşın siyanüre nasıl bu şekilde kolay ulaşabildiği… Genelde, internet üzerinden sipariş verildiği gözümüze çarpıyor, bu konuyla ilgili denetimler mutlaka sıklaştırılmalı, kimya fabrikalarının vicdanlarına bu iş bırakılmamalı, siyanüre ulaşmak böyle kolay olmamalı” dedi.
internet, Siyanür, küçükuysal