Poyraz Karayel sezon finalinde şok

16 Haziran 2016 09:41

Poyraz Karayel dizisinin sezon finalinde vurulan İlker Kaleli, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla yeni sezonda yo

Kanal D ekranlarında ikinci sezonunu dolduran Poyraz Karayel dizisi 62. bölümüyle sezon finali yaptı. Heyecanla beklenen sezon finalinde yaşanan sürpriz gelişmeler izleyicileri şoke etti.Sürprizlerin ardı arkası kesilmediği sezon finalinde önce Sema karakteri silahla intihar etti. İzleyiciler Sema’nın intiharının şokunu yaşarken Poyraz’ın vurulmasıyla sarsıldı. Diziye ismini veren Poyraz Karayel karakterini toprağa verilirken ekran başında olan izleyiciler göz yaşlarına boğuldu. Poyraz’ın ölümüyle ilgili şüphe kalmaması için cenazede Ayşegül, Poyraz’ın kefenini açarak yüzünü gösterdi.

 
Başarılı bir sezonu geride bırakan Poyraz Karayel set arkasında da pek çok sorunla boğuştu. Özellikle dizinin başrol oyuncuları İlker Kaleli ve Burçin Terzioğlu yaşanan aşkın da dizinin reytinginde etkili olduğu bir sezonun ardından Poyraz Karayel’in sezon finalinde vurulan İlker Kaleli, sosyal medya hesabından yazdığı uzun metinle dizinin yeni sezonunda İlker Kaleli’nin bir şekilde yeniden olacağını bekleyen hayranlarına kötü haberi verdi. Poyraz Karayel’in başarılı oyuncusu İlker Kaleli hayal kırıklıklarını da yazdığı uzun metninde şunlardan bahsetmiş:

İşte bir yolun daha sonu… Kaç adım attık, nerelere girdik, nerelerden geçtik beraber, her şey değisti bu bir çift bot değişmedi. Ayakkabıları ayrı severim ben. Bir insanın seçimlerini, yürüdüğü yolları, sevincini, hayalkırıklığını, koşarak kaçışını, koşarak kavuşmasını, yere nasıl bastığını, ayakta nasıl kaldığını onlar bilir. Gizli bir kayıt makinesi gibi. Görmesini bilene anlatır bütün hikayeyi. Üzerindeki izlerde yazılıdır insanin kim olduğu.
Ve ne derlerse desinler, en masum yeridir insanın ayakları. Eller yalan söyler, gözler yalan söyler, kelimeler kandırır ama ayaklar bilmez numara yapmayı, gizlemeyi, kandırmayı…

 
Öylece dururlar tüm yaşadıklarıyla… Bügün ikinci sezon finali. Hep beraber elimizden geldiğince, bir hikaye anlatmaya çalıştık, başka da bir derdimiz olmadı hiçbir zaman. İyi günümüz oldu, kötü günümüz oldu, içeride neler oldu, dışarıdan ne göründü kimse bilmez, bilmemelidir de…
Konuşarak kendini anlatmayı pek sevmem ben, bazı hisler, bazı dertler kelimelerden büyüktür. O yüzden susuşumuzun bir anlamı vardı bunca zaman. Sustum sadece. Söyleyecek birşeyim olmadığından değil, bu kadar iftira ve karalamanın içinde sadece “durmak” doğru olduğundan. Hayret ve şaşkınlık içinde… Neyse… Sadece çok ağır bedeller ödeyerek bugünlere geldik, en yakınımızdan en uzağa, bilen biliyor, yine de çok konuşmaya gerek yok. En zor günlerimde, benden desteğini esirgemeyen, öyle ya da böyle, gerçeği merak eden, gelen, mesaj yollayan, birşeyler yapan tüm dostlara, canlara; İçinizin güzelliği, koşulsuz yoldaşlığınız en büyük ödülümdür. Ve doğru her zaman yolunu bulur. Saygılar ve sevgiler. Emeği geçen herkese çok teşekkürler…Kendinize iyi bakın…