9 milyon kişi yardıma muhtaç

15 Ekim 2017 11:26

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, Genel Sağlık Sigortası (GSS) devlet tarafından ödenen kişi sayısının 8 milyon 983 bin 853 olduğunu açıkladı.

Kaya, bu kişiler için 2015'te devletin 6 milyar 405 milyon 637 bin TL prim ödediğini belirtti. CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'in 2012-2015 yılları arasında GSS primleri devlet tarafından ödenen kişi sayısına ilişkin soru önergesini yanıtlayan Bakan Kaya, 1 Ocak 2012'de “Yeşil Kart” uygulamasına son verilerek GSS'nin devreye girdiğini hatırlattı. Kaya, GSS primleri devlet tarafından ödenen kişi sayısının 2012'de 9 milyon 99 bin 59, 2013'te 9 milyon 111 bin 923, 2014'te 9 milyon 368 bin 920, 2015'te ise 8 milyon 983 bin 853 olduğunu açıkladı. Bakan Kaya, 2012'te 4 milyar 13 milyon 72 bin TL, 2013'de 5 milyar 725 milyon 412 bin TL, 2014'te 6 milyar 132 milyon 725 bin TL, 2015 yılında da 6 milyar 405 milyon 637 bin lira prim ödendiğini bildirdi.

ASGARİ ÜCRET KRİTERİ

Bakan Kaya, GSS primleri devlet tarafından ödenen kişilerin nasıl belirlendiğini ise şöyle anlattı:
“Genel Sağlık Sigortası kapsamında ailede kişi başına düşen gelirin brüt asgari ücretin üçte birinden yani 592.5 TL'den az olması durumunda gelir seviyesi G0 olarak kabul edilmekte ve bu kişilerin GSS pirimi bakanlığımız tarafından ödenmektedir. Gelir testinde aile içinde bulunan kişilerin maaşı, yevmiye geliri, gayrimenkul sahipliği, kira geliri, zirai ve ticari gelirleri, motorlu taşıt sahipliği, banka mevduatı ile harcamaları dikkate alınmaktadır.”

8 KİŞİDEN BİRİ YARDIM ALIYOR
Ömer Fethi Gürer, SÖZCÜ'ye yaptığı açıklamada, her 8 kişiden birinin doğrudan devlet yardımı aldığını söyledi. Gürer şöyle devam etti: “Dolaylı alanlarla birlikte bu rakam daha da artıyor. Bakan Kaya'nın verdiği bilgiye göre brüt asgari ücretin 3'te birinden az geliri olan vatandaşların primleri devlet tarafından ödeniyor. Yani geliri 592 liranın altında olan 9 milyona yakın yurttaşımız var. Devletin desteğiyle yaşayan milyonlarca kişinin varlığına karşın ülkede her şeyin güllük gülistanlık olduğundan nasıl bahsedilebilir?”